©31 Aralık 2004, Hobart Island Tasmania, Avustralya
Değerli Gezi Dostlarım,
Yalnızca belirli Güney enlemleri altından görülebilen, Güney Gökkürenin en önemli yıldız topluluğu olan ‘Güney Haçı’ (Southern Cross ya da kısaltılmış adı ile Crux) uzun süredir yazmak istediğim konulardan biri idi.
Bu yazıda sizlerle buluştuğumuza göre ya bu konu ya ilginizi çekti, ya da şu anda Ekvatorun altında Güney Kutbu – Antartika’ya yakın coğrafyalarda bir gezide benimle berabersiniz. Hangisi olursa olsun ilk fırsatınızda bulutsuz bir gecede dışarı çıkıp başınızı göğe kaldırın ve kendinizi okyanusun ortasında yönünü, daha doğrusu Güney Kutbu’nu bulmak için yıldızları izleyen bir denizcinin yerine koyun. Yaslanın arkanıza, kendinizi cümlelerin akışına bırakın. Yazının rahat okunabilmesi adına sade bir dil kullanarak konuyu astronomik formül ve isimlere boğmamaya özen gösterdim ama, akademik ayrıntı meraklıları için de bazı bilgileri ekledim satırlarıma.
Açıkçası beni asıl düşündüren ve üzen bir noktayı da paylaşmak istiyorum sizinle. Şili, Brezilya, Arjantin, Güney Afrika, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi uç Güney coğrafyalara yapılan gezilerde, turist gruplarının çoğu bu küçük ama ilginç gök olayını görmeden, bilmeden, dinlemeden ve gözlemlemeden geri dönüyor ne yazık ki. Elbette dinlenmeye ve eğlenmeye gelen gezginlerin, her şeyi araştırmış ve bilmiş olmalarını beklemiyorum ama önemli sayıda meslektaşımın bu ülkelere yaptığı gezilerde zaman zaman bu konuyu anlatmamış olduklarını gözlemliyor ve üzülüyorum.
Ben havanın gözleme uygun olduğu gecelerde, örneğin bir Güney Afrika gece safarisinde ormanın ortasında aracımızı durdurduktan sonra herkesten arkaya yaslanmalarını ve gökyüzünü incelemelerini istiyorum. Düşünsenize, çevrenizde ormanın tanımlayamadığınız sesleri, her türlü yapay ışıktan uzak bir doğa ve pırıl pırıl bir gökyüzü. Yaklaşık on dakika süren, ömür boyu anımsayacağımız güzel anlar…
Ya da bir Avustralya Yeni Zelanda gemi gezisinde, Hobart sonrası üç gün denizde geçirdiğimiz Tasmania Sea geçişimizde dev transpasifiğin en üst güvertesinde, bacanın yanındaki şezlonglara uzanarak Samanyolu Galaksisi’nin Güney Haçı’nın yanından akıp gitmesine tanık olmak. Veya Ateşin Toprakları Tierra del Fuego’dan yola çıkıp, Arjantin’in en ucundan Güney Kutbu Antartika’ya Brabante Adaları ve James Ross Buzulu üzerinden yaklaştığımızda bizleri saran o dinginlikte, geceleri masmavi parlayan buzdağları arasından yine Güney Haçı’nı oluşturan yıldızların durgun ve soğuk suya düşen izdüşümlerini izlemek…
Tüm bunlara biraz olsun yakınlaşmak ve ellerinizi gökyüzüne uzatıp karışlamak isterseniz hazırlanın. Kaynak göstermek ve içeriğini değiştirmemek koşulu ile, bu belgeyi ve yazıyı arzu ettiğinizce kullanabilir, çoğaltabilir dağıtabilirsiniz. Umarım Güney coğrafyaların bu gökyüzü sürprizi ile ilgili ilginç bilgiler sizi mutlu eder ve bir kaç dakika da olsa, Güney Kutbu’nu bulma çalışmalarında hoş dakikalar geçirmenize yardımcı olur. O zaman bakışlarımızı yukarı çevirip yıldızlarla bezenmiş bir akşamda Güney Yarımküre gökyüzüne bir göz atalım.
Bir Kuzey ülkesi olarak, kendi gökküremizde yer alan Kutup Yıldızı’nı hepimiz biliriz ve Kuzeyi bulmakta kullanırız. Kutup Yıldızı aynı zamanda (α Ursae Minoris) Demirkazık, Şimal Yıldızı ya da Kuzey Yıldızı olarak da adlandırılır ve aslında Küçük Ayı Takımyıldızı’nın en parlağıdır.
Güney Yarımkürenin gökyüzünde ise, Güneyden Kuzeye akan Samanyolu’nun hemen yakınlarında, ülkemizden ve dünyanın çoğu bölgesinden gözlemlenemeyen dev bir haç oluşumu bulunur. Birbirine yakın ve parlak olan bu yıldızlar, dikkatle bakıldığında bir Latin Haçı oluşumunu anımsatır. Binlerce yıl önce Ortadoğu’dan da gözlemlenebilen bu oluşum, gökadamızın sonsuz yolculuğunda iki bin sene kadar önce Kudüs’ün bulunduğu enlemlerden ufuk altına girmiş ve hatta bu kayboluş, İsa’nın çarmıha gerildiği yıllardaki efsaneler ile örtüştürülmüştür.
Kuzey Yarımküre kültürlerinde, Yunan ve Roma Mitolojilerinde pek yer almayan Güney Haçı, Avustralya Aborijinleri için çok önemlidir. Birçok hikayede ve ‘Dreamtime’ inanışında, bu takımyıldızın büyük bir yeri vardır.
Crux / Southern Cross Centaurus Erboğa Takımyıldızı – Güney Haçı
Şimdi biraz ayrıntılı olarak inceleyelim gördüklerimizi. Havanın kararması ile birlikte, ufuktan sessizce yükselmeye başlar yıldızlar. Bir uçurtmayı andıran Güney Haçı içinde dört yıldız oldukça yüksek parlaklığıa (Kadir) sahiptir. Soluk olarak gözlemlenebilen yıldız ise 570 ışık yılı uzaktaki Epsilon Crucis olmasına rağmen, teleskopla bakıldığında bu alanda çok daha fazla sayıda yıldıza rastlanır.
34 derece Güney Enlemi altında kalan Güney Haçı çok az ufkun altına düşer ve neredeyse yılın her günü gözlemlenebilir. Yalnızca Eylül ve Kasım ayları başında belirli bölümleri ufkun altında kalır. Bu tür yıldızlar topluluğuna Dolay-Kutupsal (Circumpolar) adı verilir. Arjantin ve Şili’nin Güneyi, Güney Avustralya, Tazmanya ve Yeni Zelanda bu enlemlerde yer alır.
Aslında dikkatli bakıldığında, Güney Haçı’na çok benzeyen bir yıldız topluluğu daha vardır: Vela Takımyıldızı olan ‘Yalancı Haç’ daha sönüktür ve ‘İşaretçi Yıldızları’ olmadığından Güney Haçı’ndan kolayca ayırt edilse de amatörleri yanıltacak kadar benzemektedir.
Güney Haçı, bir çok ülkenin bayrağında da yer almaktadır. Avustralya, Papua Yeni Gine ve Samoa bayraklarında beş yıldız bulunur. Yeni Zelanda ise bu beşlideki en sönük yıldız Epsilon Crucis’i kullanmaz. Brezilya bayrağında da Haç ve Güney Yarımküre yıldızları vardır. Bu enlemlerde toprağı olan ve takımyıldızı kullanmayan ülkelerden Arjantin’in bayrağında ise Güney Haçı yerine sarı bir güneş bulunmaktadır. Avustralya’nın milli marşında ‘Beneath our radiant Southern Cross’ (Parlak Güney Haçı’mızın Altında) sözleri geçer. Birçok banka ve havayolu da bu yıldızlara logolarında yer vermektedir.
Astronomik Güney Kutbu’nu (Celestial South Pole) bulmanın üç kolay yolu vardır. Arzu ederseniz kısaca inceleyelim tüm yöntemleri. En kolayından başlamak gerekirse, önce Güney Haçı’nın uçurtmaya benzeyen dörtgeni bulunur ve bu uzun çizgi üzerindeki iki yıldız olan Gamma Crux ve Alfa Crux arasındaki uzaklıktan, işaret ve baş parmağı ile kısa bir karış ölçü alınır. Bu ölçü bozulmadan, aynı doğrultuda kuyruğa doğru dik dört buçuk karış uzatıldığında, aşağı doğru çekilen çizginin izdüşümü, Güney Kutbu’nu belirler.
İkinci yöntem daha doğru sonuçlar verir. Burada, Güney Haçı’nın hemen yanında yer alan İşaretçi Yıldızlardan (Pointers) yararlanılır. Daha aşağıda yer alan ve 4.3 ışık yılı ile dünyaya en yakın yıldız olan Alpha Centauri, aslında çift sistemlidir (α Centauri A ve α Centauri B) ve takım içerisinde en yüksek parlaklığa sahiptir.
Güney Haçı’na daha yakın olan Beta Centauri (β Cen) ile α Centauri A düz hayali bir çizgi ile birleştilir. Bu çizginin tam ortasından, birinci yöntemle gelinen dört buçuk karışlık çizginin kesişim noktasından ufuk yatayına doğru çekilen dikey, Güney Kutbu’nu bir önceki yönteme göre, iki noktadan koordinat aldığı için daha kesin olarak belirler.
Birinci Yöntem – Dört Buçuk Karış Ölçümü
İkinci Yöntem – İşaretçi Yıldızlar İzdüşümü
Üçüncü Yöntem – İşaretçi Yıldızlar ve Alpha Eridani Sağlaması
Üçüncü yöntem ise, çıplak gözle yapılabilecek gözlemler arasında en doğrusudur. Önce, Güney Haçı’nın karşısında yer alan ve güneşten sonra en parlak dokuzuncu kadire sahip olan Irmak Takımyıldızı’nın (Eridanus) mavi yıldızı Alpha Eridani bulunur. İlk yöntemde belirlenen dört buçuk karışlık çizgi ile işaretçiler ile bu yıldız arasındaki tam orta nokta, büyük bir kesinlikle Güney Kutbu’nu belirler. Güney Kutbu belirlendiğinde de, tüm yıldızların gökyüzünde o noktayı merkez alarak dairesel dönüşlerini yaptıkarı gözlemlenir.
Güney Haçı’nı, sadece yön bulmakta değil, yılın hangi ayında olduğumuzu belirlemek, ya da tarihi biliyorsak, saati saptamakta da kullanabiliriz. Soldaki şekilde Güney Haçı’nın her akşam 20:00’deki (yaz saati uygulamalarında 21:00’de) konumunu göstermektedir. Pek olası olmasa da, örneğin hangi ayda olduğumuzu bilmiyorsak ama saati belirleyebilmişsek, Güney Haçı’nın 20:00’deki konumuna bakarak içinde bulunduğumuz ayı saptayabiliriz. Elbette, aslında bu şekil Güney Haçı’nı hangi ayda nerede bulacağımızı göstermektedir.
Bu yıldızlar topluluğunu en iyi gözlemleyebileceğimiz zaman, Mart’tan Ağustos’a kadar olan Güney Yarımküre kış aylarıdır. Özellikle yaz (Eylül – Şubat arası) ise genelde ufuk çizgisine çok yakın bir konuma geçmektedir.
Güney Haçı, her yirmi dört saatte bir (tam olarak 23 saat 56” 04’) gökyüzünde bir daire çizdiğinden, tarihi biliyorsak saati de ölçebiliriz. Aradaki 3” 56’lık fark, günlerin kısalması ve uzaması ile ilgilidir. Bu da haftada 30 dakika ya da bir ay içinde yaklaşık iki saatlik fark demektir. Sağda yer alan şekil, Güney Haçı’nın Haziran ayı ortasındaki gece konumunu 20:00’de (yaz saati uygulamalarında 21:00’de) göstermektedir. Diğer aylar için de bu hesaplama kolayca yapılabilir. Örneğin Ağustos ayında konuma bağlı zamanı bulmak için, ikişer saat çıkartılmalıdır.
Oldukça kolay, değil mi? Elbette, bu ölçümleri yalnızca evde deneyin, açık denizde ise yön bulmayı uzmanlara ve teknolojiye bırakın. yapacağınız bir derecelik hatanın, bir kaç gün sonra bir kaç yüz kilometrelik sapmalar olarak geri döneceğini unutmayın. Güney Haçı’nı bu yazı ile beraber, tatlı bir anı olarak götürün Kuzeydeki uzak akrabası Şimal Yıldızı’nın yanına. Bilmeyenlere anlatın, onlar da özlem duysunlar Güney’e… Yıldızlarla dolu güzel bir gezide (yeniden) buluşabilmek dileği ile.
YORUM YOK